Yeraltısularının Kirlenmesinde Litoloji ve Yerleşim Alanlarının Etkisi: Ulupınar Kaynağı, Sorkuncak-Eğirdir-Isparta
ÖZ: Su insanların yaşamı için önemli maddelerin başında gelmektedir. Suyun öneminden dolayı yerleşim birimleri genellikle yüzey suları ve kaynakların yakın civarında bulunmaktadır. Gelişen teknoloji ile birlikte su kullanımı da artmakta, buna paralel olarak yeraltı ve yerüstü suları hızla kirlenmektedir. Ülkemizde özellikle kırsal alanlarda bulunan küçük yerleşim birimleri başta olmak üzere birçok yerleşimde, kaynakların beslenme havzasında veya kaynak civarında iskan fazlalaşmaktadır. Su kaynaklan yerleşim birimlerinin atıkları ile, jeolojik yapıya da bağlı olarak hızla kirlenmektedir. Kirlenme etkisiyle yerleşim birimlerinde salgın hastalıklar görülmektedir. Örnek olarak seçilen İsparta ili, Eğirdir ilçesi Sorkuncak Köyü de sözkonusu yerleşim alanlarından birisidir. Bir vadi içerisinde bulunan Sorkuncak Köyü`nde yüzey ve yeraltısularının akışı yaklaşık güneyden kuzeye doğrudur. Vadi içerisinde yerleşim birimlerine göre daha düşük kotlarda, ; dokanak kaynağı şeklinde yüzeye çıkan Ulupınar kaynağı uzun süredir köyün su ihtiyacını karşılamaktadır. Ulupınar kaynağı travertenlerden beslenmekte ve boşalmaktadır. Travertenler, kaynağın yakın civarı ve beslenme havzasında yer yer yüzeyde gözlenirken, çoğunlukla kalınlığı fazla olmayan alüvyonlar tarafından örtülürler. Bu havza içerisinde; tarımda kullanılan zirai ilaçlar ile yerleşim alanında kontrolsüz şekilde depolanan evsel ve hayvansal atıklardan sızan kirli sular, geçirimli özelliğe sahip alüvyon ve travertenlerden süzülerek yeraltısularının ve akiferlerin kirlenmesine neden olmaktadır. Bunun sonucunda sözkonusu alandan beslenen Ulupınar kaynağıda kirlenmektedir. Buna bağlı sağlık sorunları yanında hukuki sorunlar da yaşanmaktadır. Ulupınar kaynağından farklı zamanlarda alınan su örneklerinin analizi sonucunda yüksek miktarda koliform (240 adet) saptanmıştır. Analiz sonuçları incelendiğinde kirlilik ve buna bağlı koliform miktarının yağışlı mevsimlerde fazlalaştığı görülmüştür. Gelecekte yeraltısularının kirlenmesini önlemek, salgın hastalıkların önüne geçebilmek için, yeni yerleşim yerlerinin mümkün olduğunca kaynakların beslenme alanlarının dışında seçilmesi gerekmektedir.