Adana-Mansurlu Attepe Demir Yatağı`nın Maden Jeolojisi
ÖZ: Attepe Demir Yatağı, Toridler Tektonik Birliği içinde yer alan Geyik Dağı Birliğine özgü,Prekambriyen yaşlıl Emirgazi Formasyonu içinde yer alır. Yatakta; en altta sedimanter oluşumlu piritler,daha üstte sedimanter oluşumlu sideritler ve en üstte sedimanter oluşumlu hematitler gözlenir.Cevherleşme sonrası gelişen faylar, yatağı yüzeye taşınmış ve özellikle bu zonlarda gelişen karstlaşma ve yüzeysel etkileşimlerin, büyük bir çoğunlukla sideritleri ve diğer demir minerallerini limonit ve götite dönüştürdüğü saptanmıştır. Bu şekilde bir ölçü de demir bakımından zenginleşen seviyeler, bugün işletmeye hammadde oluşturmaktadır. Maden yatağında, şu anki konumu ile cevher ve yan kayaçlar tektonik ilişkilidir. Diyajenez ile ilgili süreçler, metamorfizmaya bağlı deformasyonlar ve geç evre deformasyonlar,sahada kıvrılma ve kırılma tektoniğinin yolun bir biçimde gelişmesine olanak sağlamıştır. Birincil sedimanter kökenli demir minerallerinden çözülen metaller, bu kırık zonlarına mobilize olmuşlar ve bu şekilde hemen hemen bölgedeki kayaçlarn çoğunluğunu kateden geç evre siderit damar ve damarcıklarını oluşturmuşlardır. Siderit örneklerinde; en çok siderit, ankerit, pirit, rutil ve mangan dendiritleri saptanmıştır. Ayrıca çok az oranlardaki götit minerali de bu birlikteliğe eşlik etmektedir. Sideritler; % 55,1-65,3 Fe2O3 (toplam demir), % 2,2-10,0 SiO2, %0,9-1,3 MnO, % 0,03-1,7 Al2O3,% 2,1-3,6 MgO; Limonit ve götitler ise; % 57,2-93,8 Fe2O3 (toplam demir), % 0,5-1,6 MnO, % 1,1-3,6SiO2, % 0,1-0,6 Al2O3, % 0,05-0,6 MgO içermektedir. Metasilttaşlarında saptanan 140 ppm lik Cr2O3 içeriği, ayrıca dikkate deerdir.Örneklere özgü kimyasal verilerin değerlendirmesi sonucunda, birincil sedimanter demir oluşumlarının Fe element kökeni konusunda, oluşum ortamındaki olası bazik kayaçlara doğru olan izler saptanmıştır.Tüm çalışma ve bu sahada yaplan diğer çalışmalar birlikte yorumlandığında ise; Attepe Demir Yatağı`nın oluşumu konusunda, olası volkanik-sinsedimanter tipe doğru yönelim söz konusudur.Bu bağlamda, Prekambriyen yaşlı birimlerin bundan sonra yapılacak çalışmalarda detaylı biçimde araştırmalar, bu çalışma çatısında, özellikle önerilmektedir.