
ÖZ: Batı Toroslar`ın kuzeyinde bulunan inceleme alanında temeli Üst Kambriyen-Alt Ordovisiyen yağlı Sultandağ formasyonu oluşturur. Bunu açısal uyumsuzlukla Liyas-Lütesiyen yağlı sürekli sedimanter bir istif üstler. Bu latif Maestirihtiyen öncesinde karbonatlardan, Maestrihtiyen Lütesiyen aralığında pelajik ve neritik çökellerden oluşmaktadır, Lütesiyen sonunda tektonik bir dokanakla Hoyran ofiyolitli karışığı bölgeye gelmektedir/ Bölgede Üst Miyosen`de başlayan yeni bir tektonik etkinlik dönemi içinde hızlı bir karasal ve gölsel kırıntılı depolanma söz konusudur. İnceleme alanında Kaledoniyen ve Alpin daf oluşum hareketleri ile gelişmiş, yapı şekilleri gözlenmiştir. Meaozoyik ve Senozoyik yaşlı formasyonları Alpin dag oluşumu ile kıvrımlanırken, Paleozoyik yağlı Sultandağ formasyonu hem Kaledoniyen, hem de Alpin daf oluşumu hareketlerinden etkilenmiştir, Sultandağ formasyonu, çalışma alanında Devoniyen öncesi bir dağ oluşum evresi ile kıvrımlanıp su üstü olmuştur, inceleme alanında Alt Ordovisiyen-LIyas aralığını temsil eden birimlerin bulunmaması, belirtilen zaman aralığında çökelmeme nedeniyle değil de, bunların aşınım ile yok oldukları şeklinde açıklanabilir, Liyas-Lütesiyen yaşlı sedimanter istif İle Üst Miyosen yaşlı Bafkonak formasyonu arasındaki uyumluluk Pireneen evresi İle ilişkilidir, Pireneen evresine bağlı olarak Liyas-Lütesiyen yağlı istifte kıvrımlar ve sistemli eklem takımları gelişmiştir, Lütesiyen sonundan başlayarak çalışma alanında birinci derece egemen olan düşey yükselme ve alçalmalar, bunlara bağlı olarak gelişen faylar, bir taraftan katman durumlarını etkilerken diger taraftanda kıvrım eksenlerinin uzun mesafelerde izlenmesini güçleştirmiştir, Pliyosen sonundaki yükselmeler İse Rodanîyen evresini belirlemektedir,
ÖZ: Sarayönü ve Kadınhanı ovasını Üst Miyosen ve Fliyü-Kuvaterner yaşlı gÖJ çökelleri oluşturmaktadır. Ova, Orta Devoniyen yaşlı kireçtaçları ve Alt Devoniyen (?) yaşlı metarmorfik şistlerle güneyden sınırlanır, Göl çökellerinde yeraltısuyu düzeyi Nisan 1981 de en yüksek, Ekim 1981 de ise en düşüktür, İki dönemin yeraltısu düzeyi değişimleri 0.4-2.75 m, arasında olmuştur. Bilanço döneminde ovaya düşen yağış, miktarı 400 mm, kadardır, Buna karşılık formülde hesaplanan gerçek buharlaşma terleme miktarı Etr = 345,18 mm. olmuştur, 1981 yılının Temmuz. Ağustos, Eylül aylarında ovaya fazla yağış düşmüştür, Fazla yağıştan dolayı Ekim 1980`ne göre, Ekim 1981 de yeraltısu rezervinde artış olmuştur. Bu miktar, ^s = 18,3xiöe msftür, Üst Miyosen ve Pliyo-Kuvaterner yağlı göl çökelleri, alttaki Kurşunlu formasyonundan beslenmektedirler, Beslenme miktarı Q`n = 23.33x10« m»/yıl dır. Sağanak yağışlardan sonra oluşan yüzeysel akış kısa süreli olup yağışın % 20`si olarak alınmıştır (Qr = 32,2X10G m^/yıl),
ÖZ: Gençler köyü (Manavgat) dolayındaki bağlıca çimento hammaddeleri Miyosen yaşlı kireçtaşı ile killi kireçtaşı ve marnlardır. Kireçli malzeme olarak kireçtaşı, silisli malzeme olarak killi kireçtaşı ve marnlar yeterli rezervdedir. Çeşitli hammadde özellikleri ve gerekli olan parametreler, yörede Normal Portland çimentosu üretecek bir fabrikanın kurulmasına olanak vermektedir.
ÖZ: Magmatik katmanların anın oluşumuna ilişkin açıklamalar, bağlıca iki ana süreçten birine dayanır : Kristal çökelimi ve salınımlı kristallerine. Ağırlığın fiziksel süreçlere verildiği ilkinde, birlikte kristallenen fazların ayrımsal çökeliminin katmanlanmayı yaratan ana olgu olduğu öne sürülür. Tartışmalar olgunlaştıkça güçlenen ikinci açıklama girişimlerinde ise, katmanlanmanın kristallenen fazların tür ve bağıl oranlarında katılaşma sırasında meydana gelen yinelenmen def isimlerden (salınımlı kristallenme) ileri geldiği savunulur, Dolayısıyla da sorunun çözümü, salnımlı kristallenmeye yol açan katılaşma termodinamiğinin aydınlatılmasında aranır, Yazıda, her iki sürece dayanan açıklama girişimleri, ana örnekleriyle eleştirel olarak gözden geçirilmektedir