ÖZ: Çanakkale, Altınoluk (Papazlık) Pb-Zn cevherleşmesi, Fındıklı formasyonuna özgü amfibolgnays ve mermerler içerisinde, genelde yan kayaçlar ile uyumlu, yer yer de fay zonlarında yankayaçları kesen konumlarda izlenir.Cevher mineralleri; galenit, pirit, kalkopirit, sfalerit, pirotin, altın, hematit, rutil, ilmenit veornatma ürünlerinden oluşmaktadır.Cevher örnekleri; 89->10000 ppm Pb, 129->10000 ppm Zn, 24-4136 ppm Cu, 0,31-6,79 %Fe, 71-2479 ppm Mn, 189-51430 ppb Ag ve 0,6-76513 ppb Au içermektedir.Cevher ve yan kayaç örneklerinde yapılan jeoistatistik çalışmalarda, bazik kayaçlara vekarbonatlara karşılık gelen; Ti, Cr, Mg, Ca, Sr, Al, olası geç hidrotermal evreye karşılık gelen;Na, K, Rb, Ba ve cevherleşmeye karşılık gelen; Pb, Cu, Ag, Fe, Co, ±Mn, ±Ni, ±Zn ve ±Auelement birliktelikleri saptanmıştır.Cevher ve yan kayaçlar da saptanmış bulunan kısmen yüksek oranlardaki; Cr, Ti, Ni veCo element içerikleri, metamorfizma öncesi istifin olası volkanosedimanter özelliğine işaretetmektedir. Bu çalışmada cevherleşmenin birincil kaynağının, SEDEX (Eksalatif Sedimanter Tip) türdekibir zenginleşmeyi anımsattığına ait veriler elde edilmiş ve daha sonraki metamorfizma vedeformasyonların, cevherin bugünkü konumunu almasında etkin olabileceği savı özgünleşmiştir.Ayrıca, bölgede yüzeyleyen granitik kayaçlara özgü geç hidrotermal evre element gelişlerininolası etkilerinin, cevherleşmede kısıtlı oranlarda dahi olsa izler taşıdığı vurgulanmıştır.
ÖZ: Otlukbelinin kuzey kesimlerinde en altta Liyas yaşlı Kelkit formasyonuna ait volkano-tortulkayaçlar bulunur. Bunların üzerine Malm-Alt Kretase yaşlı mikritik kireçtaşlarından oluşanHozbirik Yayla Kireçtaşları gelmektedir. Otlukbeli melanjı bindirme fayıyla bu kireçtaşlarınıüzerine itilmiş olup Apsiyen-Albiyende oluşmuş ve yerleşmişlerdir. Tüm bu birimleri Kampaniyenyaşlı Sarıhan granitoyidi kesmektedir. Yörenin en genç birimi konglomera, kumtaşı ve şeylardalanmasından oluşan Sırataşlar formasyonudur.Yöredeki Mn cevherleşmeleri Otlukbeli melanjı içindeki radyolaritlerle birlikte yerleşmiştir.Bu cevherleşmelerden en önemlisi Kuşkayası yatağıdır. Damar şekilli yatağın uzunluğu 180m, kalınlığı da ortalama 2m olup, 40 m den fazla dalım gösterdiği saptanmıştır. Başlıca cevhermineralleri braunit, poliyanit, pirolüsit, psilomelan, biksibit ve manganittir. Ana ve eser elementiçeriklerine göre hazırlanan jeokimyasal diyagramların yorumlanması, yatağın hidrotermalkökenli olduğunu ortaya koymaktadır. Yatakta halen ticari olarak 12.000 ton dan fazla manganezbulunmaktadır.
ÖZ: Biyojeokimyasal prospeksiyon yöntemleri, bilinmeyen maden cevherlerinin ortaya çıkarılmasıamacıyla bitki örneklerinin kimyasal analizlerinin yapılması ilkesine dayanmaktadır. Buamaçla kullanılan bitkilere de belirtgen, akümülatör ve hiperakümülatör bitkiler denilmektedir.Akümülatör bitkiler topraktaki elementleri fazla miktarda bünyelerine alabilen bitkilerdir Buçalışma da Fındıkpınarı-Erdemli/Mersin bölgesinde Alyssum murale Waldst & Kit, Alyssumfloribundum Boiss & Ball, Alyssum peltarioides, Boiss, subsp, virgatifarme (Ngar) olmak üzere3 Alyssum bitki türü saptanmıştır. 42 istasyondan sistematik olarak bitki türleri (yaprak, dal veçiçekler) ve yetiştikleri topraklardan da örnekler toplanmıştır. Ni, Co, Fe, Cu, Mn ve Zn içerikleride atomik absorpsiyon alev spektrofotometresinde analiz edilmiştir. Sonuçlar istatiksel olarakincelenerek A. murale (n: 20, r: 0.8879, P<0.01, %99 güvenirlikle ve aşırı Ni için n: 4, r: 0.9873,P<0.05, %95 güvenirlikle, çiçekte) bitki türünün Ni için akümülar bitki olabileceği, bu bitkitürünün de biyojeokimyasal prospeksiyonda başarılı olarak kullanılabileceği gibi, çevreselmonitör olarak ta kullanılabileceği sonucuna varılmıştır