ÖZ: Kula-Selendi yörelerinde. Tersiyer ve Kuvaterner yaşlı çökel ve volkanik kaya birimleri şelf alanlar,da yüazekler verirler, inceleme amacı- bölgenin ayrıntılı Senozoik Stratigrafisini ortaya koymak, tüm Senozoik boyunca etkin olan ve birkaç devrede türeyen volkanitlerin bu Stratigrafik sıralanımda yerlerini belirlemektir. Ayrıca volkanik kayaçlarda yapılan petrokimyasal ve petrografik incelemelerin son yıllarda bölgesel Jeotektonik evrim çalışmalarına ve açıklamalarına olan yaran`da göz Önüne alınarak özellikle Kuaterner yağlı Kula bazaltik volkanitlerinde de ayrıntılı petrolojik çalışmalar yapılmıştır.Çalışma alanında temeli Menderes Masifinin metamorfik ve granitik kayaları oluşturur (Eşme formasyonu ve Güneyköyü formasyonu). Üzerlerinde Permo-Triyas yaşlı mermerler yer alır (Musadagı mermerleri). Mesozoyik birimleri, Kızılcasöğüt formasyonu ve yerleşme yaşı Üst Kretase olan ofiyolitli melanj kayalarıdır. Senozoik kaya birimleri olarak. Miyosen yağlı Kurtköy formasyonu, Yeniköy formasyonu, Dikendere volkanitleri, Karaboldera volkanitleri Pliyosen yağlı Ahmetler formasyonu, Beydağı volkanitleri, Ulubey formasyonu, Payamtepe volkanitleri ve Kuaterner yağlı Asartepe formasyonu ile Kula volkanitleri sap.tanımışlardır. Burgaz volkanitleri, Blekitepe volkanitleri ve Divlittepe volkanitleri olarak adlanan ve 3 evrede oluştuğu saptanan Kula bazaltik lavlarında yapılan petrokimyasal çalışmalar, bunların çalışma alanındaki daha yaşlı tüm difer volkanitlerden farklı kökende olduklarını ortaya koymuştur.
ÖZ: Lice-Kulp yöresi metamorfik, magmatik ve Miyosen yaşlı tortul kayaçları içerir. Bitlis masifinin güney kenarı üzerinde bulunan metamorfitler yörenin kuzey kesimini oluşturur ve güneydeki Miyosen tortuları üzerine bindirmişlerdir. Miyosen tortulan altı farklı formasyona ayrılmakta ve bunlardan birisi olanÜçdamlar formasyonu kapsadığı üyeler ve bu Üyelerin birbirleriyle olan ilişkileri itibariyle hem türbiditikve hem de filiş fasiyesi özelikleri göstermektedir. Bu özellikleri göz Önüne alınarak Üçdamlar formasyonu"filiş-türbidit" diye nitelendirilmiştir, Filiş-türbiditler yörede yer yer çok iyi izlenebilen dereceli tabakalanmaları ve değişik Bouma seviyeleri ile karakteristiktir. Tortul yapılar ("groove ve flute casilar) `danalınan ölçümlerle hazırlanan gül diyagramı yöredeki türbidit akıntılarının G-B`dan KB`ya doğru olduğunaişaret etmektedir, Filiş türbiditler derin ve sığ deniz fasiyesi koşullarına özgü fosilleri, örneğin Alg ve Globigerinaları, bir arada bulundurmaktadır. Bu durum olasılı olarak Alg içeren bazı tortuların başlangıçta sığ bir ortamda çökelirken, çökme (düşme) nedeniyle Globigerinaların bulunduğu daha derin ortamlara ulaşmaları ve böylece türbidit akıntılarıyla burada yeniden çökelerek yöredeki filiş-türbiditleri oluşturdukları şeklinde yorumlanmaktadır.
ÖZ: Doğada az bulunan ve duraysız elementlerden birisi olan bor, yerkabuğ unda ortalama 10 ppm`de bir olarak bilinmektedir. Buna karım bor, her türlü jeolojik ortamlarda oluşan minerallerde bulunur. Sor eleşıfnin yerkabuğundaki dağılımı çok az olmasına karşın, belli ortamlardaki bor konsantrasyonunun çok fazlaorandaki artığı, ekonomik bor yataklarının oluşumunu sonuçlar,Türkiye`nin bilinen borat yatakları, Tersiyer`de bağlayan ve Kuvaterner`in başlangıcına kadar devameden volkanik aktivitelerin yer aldığı dönemlerde, Tersiyer`in gölsel (laküstrin) ortamlarında depolanmıştır, Türkiye borat yataklarının tümü, volkanik aktivite ile ilgili yataklar olarak sınıflandırılır.Yaygın bir kalsiyum borat olan kolemantin, Kırka dışındaki bütün borat yataklarında eg emen mineralolmasına kargın, Türkiye borat yataklarının ayrıntılı mmerolojileri önemli derecelerde farklılıklar göstermektedirler, Boksit {sodyum kalsiyum borat) ve boraks (sodyum borat) önemli borat mineralleridir, Boraks yalnızca Kırka`da gözlenmektedir, Tereit, Bigadiç yataklarında bulunur. Pandermit`e İse yalnızca Bigadiç ve Sultançayırı yataklarında rastlanır,Türkiye, borat üretiminde önder ülke olabilmek amacıyla son yıllarda, ABD ile rekabet etmede büyükadımlar atmıştır. Bor ve borat mineralleri, bugünün modern endüstrisinde geniş kullanım alanları bul.maktadır.
ÖZ: Çanakkale Boğazı boyunca yayılmakta olan Pliyosen tortulları üzerine Gelibolu İlçesinin kuzeyin,deki Hamzaköy`da en belirgin bir şekilde gözlenebilen Kuvarterner tortulları oturmaktadır. Bu tortullarDoğu Faraietis`de Ponto-Kaspik Havza`ya ait karekteristik, zengin ve çok iyi korunmuş Çavda (Baküniyen) Gastropoda faunası İçermektedir.
ÖZ: Aladağlar`da Küçüksu ve Dişdöken yayla dolayında, Hn Üst Permiyen, Permiyen-Triyas geçişi ve enAlt Triyas denizel kireçtaşı istifleriyle temsil edilmiştir. Permiyen-Triyas geçişinin karakterini aydınlatmakamacıyla bu istiflerde foraminifer topluluk ortak menzil zonları ayirtlamaya yönelik inceleme yapılmıştır,Stratigrafik bir boşluğun saptanamadığı dizide zonlara karşılık gelen istif bölümleri ayn, fasiyeslerbelirtir. Biyoklastik, koyu kahverenkli kireçtaşindan oluşan Ha. Üst Permiyen yağlı alt bölüm Dagmaritaehanakchiensis ReitUnger, Globivalvullna vonderschmittl Reiehel, Staffella sp., Pachyphloia sp., Paradagmarita sp,, Kamurana sp., foraminifer topluluk ortak menzil zonuyla Gymnoeodium sp,, Permocaloulus sp,ve Mizzla sp. gibi alg parçalan içermesiyle birinci foraminifer topluluk ortak menzil zonu olarak ayırtedilmistir. Bu bölümün üzerinde dereceli geçişle yeralan En Üst Permiyen ? En Alt Triyas yaşlı kahverengi -sari renkli ofiyolitik kireçtaşlarından oluşan bölüm ofiyolitlerin çekirdeklerinde Dagmarita sp Pachyphloia sp,,^ologyra sp. çimentosunda İs© Cyclogyra ? mahajeri Bronnimann, Zaninetti ve Bozorgnia`mn saptanmasıyla ikinci foraminifer topluluk ortak menzil zonu olarak belirlenmiştir. Bunun üzerinde Bn Alt Trlyas yaşlısarı-gri renkli kireçtaşlarından oluşan bölüm Oyelogyra ? mahajeri, Reotocoıauspira kalhori Bronnimann,Zaninetti ve Bozorgnla, Ammodiscus parapriscus Ho, Glomospirella sp. ve Barlandia sp,, Harlandinita sp.İçeren bölüm üçüncü foraminifer topluluk ortak menall zonu olarak ayırtedilmiştir. Alt Triyas yaşlı, açık grirenkli, laminalı kireçtaşlarının üzerinde oluşan kalın tabakalı en üst bölüm ise Mèandroapira pusilla (Ho),Glomoapirella sp. gibi foraminiferleri içermesiyle dördüncü foraminifer topluluk ortak menzil zonu olarakbelirlenmiştir.Böylece Aladağlar`ın Küçüksu ve Dişdöken yayla yörelerinde Permiyen.Trİyas geçişinin süreklilik belirttigi ayırtlanan foraminifer topluluk ortak menzil zonlarıyla ortaya konmuştur.
ÖZ: Torosların Antitoros bölümünün Klikya kesiminde yeralan çalışma sahası, Aladağların kuzeyinioluşturur. Burada, stratigrafi - kaya birimlerine göre, Temelde; Metamorfitler (Antekambrlyen), üzerinde diskordans olarak kruatalize kireçtaşları (Kambriyen), bunların da üstüne dlskordans olarak gelen kireçtaşları(Devoniyen - Karbonifer . Permiyen) saptanarak formasyon ardalanmasına gidilmiştir.Bölgede yerleşmiş olan Karamadazı Granitinin (Gk) yaşı Hersiniyen olarak düşünülmüştür.Yapısal konum İse: Temel Hüroniyen (Âk); Üzerindeki birim Kaledonlyeo (Ac); onun da üzerindekibirimler ise; Hersiniyen (A^) ve Alpen (A), orojejezlerinden etkilenmişlerdir.