ÖZ: Karadeniz havza sedimanlarının üst 90 cinlik kınım 6,7 x 108 ton U8O8 içeriğine sahiptir, (yüzölçümü 2,06 x 105 km3) Uranyum konsantrasyonunda başlıca etmen planktonlardır. Derinlerdeki redükleyici koşullar geçen 500 yıl boyunca uranyumun birikmesine olanak tanımıştır,Üstteki 1 metrelik tabakanın kendi kendine yanması her ton kül için 100 gr kadar U8O8 konsantrasyonu verir.
ÖZ: Karbonatitler, Kalsit, Dolomit ve diğer karbonatların endojen zenginleşmesidir, Bu karbonatitler, ultrabazik alkali kayaçlarla, jenez ve ortam açısından etkilidir, Çağımızın ikinci yangından beri Karbonatitler hammadde olarak kullanılmaktadır. Karbonatitler, Mob, Apatit, Zirkonyum, Toryum, Tantan, Stronsyum içermeleri bakımından önem gösterirler, Ayrıca lokal olarak Magnetit, Filogopit, Vermikülit, mineralleri bakımından önem kazanırlar. Bu karbonatit yatakları, kendileri ayrı bir maden yatağı grubu oluştururlar ve bu grubun ekonomik önemi diğer endojen maden yataklarına oranla daha geç anlaşılmıştır. Yerkürede nadir olarak oluşumu, diğer yandan zamanımızda ilginin bu minerallerine yeni toplanması, karbonatitlerin ham madde kaynağı olarak kullanılmasının gecikmesinin nedeni olarak açıklanıyor, şu anda bilinen Karbonatitli ultrabazik alkali kayaçlar 50`den fazla değildir, Bilinen önemli yatakları şöyle sıralayabiliriz: Rusya`da Kola yarımadasındaki Taimyr`de Sajan Aldan, İskandinayavyada teveç - Norveç, Batı Almanya, Güney ve Güneydoğu Afrika, Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Brezilya,
ÖZ: Aslantaş Barajı ve HES, İnşaatı kesin proje aşamasında DSİ adına çalışmaları yapan Acrea- Syndlbel-Su Yapı (1970) mühendislik firması baraj ana gövdesinin inşaatında filiş malzemesinin kullanma olanaklarını araştırmak amacıyla bir dolgu deneyi yapmıştır. Dolgu 25x25 m. boyutlu bir sahada 11 tabakadan oluşmuştur. Dolgunun yapımı sırasında, her bir tabakada sıkıştırma araçlarının su muhtevasının ve ayrışmış filiş ile taze filişin her birinin ayrı ayrı kombinasyonları denenmiştir. Bu çalışmalar sonucunda ayrışmış filişin çekirdek malzemesi olarak kullanılabileceği saptanmıştır. Aslantaş Barajı ve HES, İnşaat İşleri Teknik Şartnamesinde ayrışmış filisin çekirdekte kullanılmadan önce ikinci bir deney dolgusundan geçirilmesi öngörülmüş ve ilk deneyde elde edilen sonuçlardan şartnameye konan standartlara uygun olarak yapılması istenmiştir. Deney dolgusunu içeren işlemlerin ana amacı şartnamede belirtildiği gibi müteahhidin dolguda en uygun yöntemi bulmasını sağlamaktır.
ÖZ: Türkiye`nin bazı büyük kaolin yatakları dış kökenli oldukları halde, pek çok kaolin yatakları hidrotermal orijinlidir. Bu yatakların hidrotermal kökenli oldukları kuvvetli silmeşme, limonitleşme, tektonik hatlara bağlılık gibi özellikler yanında bilhassa sülfürlü cevherler, eiva, antimon ve florit gibi tipik hidrotermal cevherlerle birlikte zuhur etmelerinden açıkça anlatılmaktadır. Hidrotermal yatakların volkanik olaylara daha fazla bağlı olanlarda kalınlık nipeten az ve lateral uzanım daha belirgindir. Fay sonlarına bağlı olanlarda ise 100 metreyi bulan derinliklere rastlanmıştır, Hidrotermal kaolin yataklarının önemli bir bölümü alimitleşme, pirit ve elementer kükürt oluşumları, ve 3b, Hg, Pb, Zn, Cu, Ni, Co sülfid mineralleri nedeni ile kullanılamaz hale gelmişlerdir. Kaolinleşme ile ilgili kimyasal olaylar metalik cevherlerin kontrasyonuna hizmet ederken, bu cevher oluşumlarının BH şartlarını değiştirmesi sonucu kaolin yataklarının illit ve montmorillonit muhtevaları da yükselmektedir.
ÖZ: Bu makale "kaya niteliği" ve taşocağı yerlerinin seçimini içermektedir. Kaynakların araştırılması iğin iki aşamalı bir program önerilerek birinci aşamada kaya sınıflandırması yapılmakta ve ikinci aşamanın bir bölümünde umut veren yörelerde bu sınıflandırmayı zenginleştirecek ek gözlemler yapılmaktadır. Temel sınıflandırmada çatlak aralıkları ve doğal dirence ait gözlemler kullanılmaktadır. Gereçlerin kullanılması ve çıkarma kolaylıklarına ilişkin sorunlara olan uygulamalar tartışılmaktadır. Blok biçimleri, süreksizlik gelişimi, mineraloji, kimya ve dayanıklılığın ek gözlemleri dikkate alınmakta ve her Özelliğin değerlendirilmesi için yöntemler Önerilmektedir.
ÖZ: Ülkemizde Neojen formasyonları geniş alanlara yayılmaktadır. Bunlar karasal, götael, denizel ve volkanik oluşuklardan meydana gelir. Neojen formasyonları içinde ham enerji hammaddeleri, endüstriyel hammadde ve metalik maden oluşumları vardır ve bunlardan bazılarının rezervleri oldukça büyüktür. Hemen bütün sıcaksu kaynaklan Neojen formasyonları üe temel arazi arasında yer almaktadır. Bu yazımızda Neojen formasyonlarında bulunan maden yatakları hakkında M.T.A, Enstititeü rapor ve yaymlarından derlenen özet bilgiler sunulacaktır.