ÖZ: Biyojeokimya; birkaç yüzyıl, önce bilinen kökenine rağmen terini büyük, olasılıkla, ilk defa Vemadsky (1926) tarafından dünyadaki bütüo jeokimyasal tepkimelerin herhangi, biryolla canlı yaşam `tarafında etkilendiğini belirtmek, üzere kullanılmıştır (Schiesinger, 1992). Ancak; cevher minerallerininizlerini bulmak için sistematik olarak örneklenmiş ağaç çalılıkların (shrubs) kimyasal analizlerinin yapılması ilk. biyojeokimyasal çalışmalar- olarak, kabul edilir. 1930`ların başlarındajeokimyada öncü olan Goldschmidt minör elementlerin çoğunun zenginleşmiş olduğu humusları incelemiş ve böylece humusun ttirediği bitkilerin de aynı şekilde iz elementler açısından zengin olabileceğini düşünmüştür. Bunun sonucunda, dabitki materyali analizinin önemli, bir` arama yöntemi olacağını ileri sürerek ilk. önerisini, yapmıştır. Baha sonraki yılarda.Rus jeokimyacısı. Vemedsky`in terminolojisini izleyerek BîYOJEOKİMYASAL YÖNTEM olarak bilinmeye başlanmıştır (Rose vd, 1979).Ancak» 1965 yılından itibaren biyojeokimyasal prospeksiyon tam. anlamıyla uygulanmaya başlanmıştır. Bir milyon bitki örneğinden fazlası o gönden bu güne kadar kullanılmıştır..Karşılaştırmak için 105 milyon toprak ve kayaç örneği 1949-1973 yıllan arasındaki (25 yıllık zamanda) kullanılmıştır.. Buçalışmalarla da. 90 mineral yatağı `keşfedilmiştir (Erdman veKofckola» 1984).
ÖZ: Bu çalışmada Çorum`a bağlı Mecitözü ilçesi îleKonaklı köyü arasında kalan yaklaşık 130 km2`likbir kesimin jeoloji ve hidrojeolojisi yapılmıştır. Çalışma alanında temeli Karbonifer-Triyas yaşlı Devecidağ karışığı oluşturmaktadır, Geçirimsiz olanbu birimin üzerinde uyumsuz olarak Üst Jura-AltKretase yaşlı Avkad ve Elmapınar üyelerinden oluşan Ferhatkaya formasyonu yer almaktadır. Bununda üzerine Eosen yaşlı Çekerek formasyonu gelmektedir. En üstte ise kumtaşı ve çakıltaşından oluşan Kuvaterner yaşlı almyonyerakr. İnceleme alanının yeraltı suyu potansiyeli açısından Ferhatkayaformasyonu`nun kireçtaşlan ve alüvyon önem taşır. Ferhatkaya formasyonunun yüzey ile irtibatlıolduğu kesimlerde serbest amfer, üzerinde marnlıseviyeleri fazla olan Çekerek formasyonu ile örtülüolduğu alanlarda ise basınçlı akifer oluşturmaktadır. Alüvyon birimleride serbest akifer özelliğindedır. Kireçtaşlarının toplam gözeneklilikleri % /-%49 hidrolik iletkenlikleri 10~5-10^ m/s, alüvyondaise gözeneklilik % 24-% 36, hidrolik iletkenlik 10-3-10`2 m/s arasında değişmektedir. İnceleme alanındaki yeraltı sulan genellikle benzer kimyasalbileşim ve özelliklere sahiptir. Sularda Ca veHCO3 diğer iyonlardan daha fazladır. Hemen hemen bütün sular CaCO/lı sulardır. Suların elektriksel iletkenlikleri (EC) 377-972 pmho/cmf sertlikleri 21,5-41FSP arasında değişir. Kimyasal tahlilleri yapılan sular Su Kirliliği Yönetmeliğine göre Yüksek Kaliteli Yeralttsularıdır. Avkad üyesi kireçtaşlarında yaygın bir karstlaşma mevcuttur. Gelişen bu karstlaşma sonucu uvala, dolin, lapya vb.karst şekillerinin oluştuğu gözlenmiştir
ÖZ: Cevher yapı ve doku incelemeleri maden yataklarının oluşumlarını belirlemede en temel çalışmalardır. Binkılıç manganez yatağında yapılan cevher doku ve yapı çalışmalarından mikritik karbonatların (çoğunlukla spikülü, konjeryah kireçtaşı,oolitik-pizoliâk kireçtaşı) önce Mn karbonata vesonra manganez oksite dönüştüğü belirlenmiştir»Diyajenelik replasmanla ilişkili cevherleşme modelinin en önemli dayanağı, masif oksit ve karbonatikmanganez cevherlerinde çok iyi izlenilen süngerspiküllerine ait kalık fosil yapıları olmuştur. Binkılıç manganez yatağı anoksîk su kütlesi ile karbonatlar arasında gelişen diyejenetik replasmanişlemleriyle oluşmuştur.
ÖZ: Sulakyurt baraj yeri Ankara ilinin 130 km doğusunda Taretözü deresi üzerindedir. Bu araştırmadaSulakyurt baraj yeri sondajlarında RQD, basınçlı su testleri, ile SPT deney sonuçlan değerlendirilmiştir. Baraj yeri temelini oluşturan granitoidlerden tonalit ile diyoritin jeolojik, yapısal, ayrışma,fiziksel ve mekanik özellikleri belirlenmiş ve kayabirimleri mühendislik amaçlarına göre sınıflandınlmıştır. Bu özelliklere göre tonalît; çok zayıf kaliteli f orta ile yüksek derece arasında ayrışmış, azgeçirimli geçirimsiz sık-çok sık eklemli, eklemlerde çok fazla süreklilik eklem açıklığı 1-2 mm arasında ve orta dayanımlıdır Diyorit; çok myıfkaliteü, yüksek derecede ayrışmış,, geçirimsiz, sık ileçok sık eklemli, eklem sürekliliği çok fazla, eklemaçıklığı OJ-2 mm ve az ile orta dayanımlıdır.
ÖZ: Tünel güzergahı incelemelerinde sondaj uygulamaları vazgeçilmez- araştırma yöntemlerinden biridir. Araştırma sondajlarından sağlanan litoloji,yapısal unsurlar, yeraltı suyu durumu, karotlarınlaboratuvarda değerlendirilmesi ve ,kuyu içi testlergibi veriler, tünellerin projelendirilmesine önemlikatkılar sağlamaktadır. Ancak, tünel güzergahıaraştırma sondaj verilerinin yanlış yönlendirilmesive hatalı yorumlanması tünel açılırken önemli proje değişikliklerine neden olmaktadır. Proje .değişiklikleri ise tünellerin maliyetini arttırmakta ve zaman kaybına yol açmaktadır. Bu amaçla Bolu tüneli, İstanbul metrosu Zincirlikuyu tüneli. Moda atıksu tüneli ve Hatay Yayladağı barajı derivasyon tüneline ait değişik aşamalarda hazırlanan tünel jeoloji `kesitleri incelenmiştir, Yapılan değerlendirmeler sonucu araştırma sondaj verilerine göre hamlanan tünel jeoloji kesitlerinin doğruluk derecesi litolojik değişkenlik, tektonik yapının karmaşıklığı yüzey saha verilerinin kıtlığı, karotların hatalıyorumlanması ve tünel kesitini hazırlayan kişi veyakişilerin bilgi ve tecrübesine bağlı olarak değiştiğisaptanmıştır.
ÖZ: Karst hidrojeolojisi çalışmalarında morfolojikanalizlerin önemi, karstik etajerlerin beslenme rejimlerinin tamamıyla, beslenme alanında hakimolan morfolojik yapılara bağlı olmasından kaynaklanır. Özellikle, uzaktan algılama tekniklerindenyararlanılarak karstik yapıların türü, morfolojisi,konumu, yoğunluğu ve dağılımı ile ilgili olarak yapılan morfolojik analizlere dayanarak belirli birdoğrulukla, karstlaşma süreçlerinde etkili olan etmenler onaya konabilmekte ve buradan karstlaşma evrimi konusunda sağlıklı yorumlamalar yapılabilmektedir. Bu tür bilgilerin pratik yararları,karstik alanlarda inşaası planlanan baraj gibi hidroteknik yapıların hidrojeolojik yapılabilirliklerinin artaya konmasında önem kazanmaktadır. Buçalışmada, morfolojik indikatörlerden yararlanarak karstlaşma evriminin açıklanması yaklaşımı incelendikten sonra bu yaklaşımın praâk yararı Türkiye`de inşaatı süren bir baraj yerinde karstlaşmatabanının belirlendiği bir örnekle gösterilmeyeçalışılmıştır
ÖZ: Ülkemizde Jeoloji Mühendisliği Bölümlerinde Paleontoloji dersleri,, Jeoloji eğitiminin temeli olan Genel Jeoloji derslerinden biri olarak, genellikle ikinci sınıf öğrencilerine birinci (Mikropaleontoloji) ve ikinci (Makropaleontoloji) döneminde ikişer saat teorik, ve ikişer saat uygulama şeklinde verilir,.Paleontoloji, eğitim ve- öğretimi yapılacak bir Jeoloji Mühendisliği bölümünde Mikropaleontoloji ve Makropaleontoloji`nin herhangi bir disiplininde yetişmiş en az 2 öğretim Üyesi ve 2 Araştırma Görevlisi`nden oluşmuş Akademik Kadrobulunmalıdır. Bu kadro, eğitim-öğretimde kullanılmak üzere600 milyon yıllık. Jeoloji Tarihi`ni betimleyen önemli fosillerin, kayaç ince kesitlerinden elde ettikleri eksenel-ekvatoryalkesitlerden, tane fosillere ve makroskopik fosillere değin genişyelpazeli bir Fosil Setini hazırlamakla yüklümlüdür. Bölümün;Kayaç Kesithanesi, öğrenci sayısınca, yada iki öğrenciye biradet olmak, üzere yeterli sayıda, binoküler mikroskobu, bulunduran Laboratuvar, eğitimin ezbercilikten uzaklaşıp, pratiğeyansımasını kolaylaştırıcı Tepegöz, Slayt Maktası ve Sinevizyon gibi Teknik Donanımının mevcudiyeti, eğitimin kalitesinin yükselmesinde çok. önemli, unsurlardır
ÖZ: Kazı işlemlerinin hızlandırılması amacıylaTBM (Tümel Boring Machine/Tünel Açma Makinaşı) kullanılarak gerçekleştirilen tünel kazılarıson yularda yaygınlaşmaya başlamıştır. Bu yaygınlaşma , büyük ölçüde TBM` ile her türlü kayadakazı yapılabilmesine olanak sağlayan kan teknolojisindeki gelişmelere bağlanabilir. TBM`in kullanılmasıyla İngiltere ve Fransa arasındaki Channeltünelinde aylık ilerleme hm rekoru kırılmıştır. Bubaşarılar ve ekonomik avantajlar, Japonya`daİkinci Tomei hızlı otoyolunun inşası sırasında kazılması gereken toplam 120 kilometrelik tünel îleİsviçre`de Gathard ve Lotschberg tünellerinin kazılmmı sırasında TBM`in kullanılmasını gündemegetirmiştir. Bu alanda, özellikle Japonya`da, TBMile tünel kazısına ve tünel destek tasarımına yönelik araştırmalarda büyük bir artış görülmektedir.Bu yazıda Japonya`nın Hokkaido Adası 9nda haleninşası sürmekte olan Takisato Tüneli9nde TBM ileyapılan kazı sırasında edinilen deneyim ve araştırmalar esas alınarak TBM kullanımının olumlu veolumsuz yönleri sunulmuş ve tartışılmıştır. Bununyanı sıra Türkiye`de pek tanınmayan Japon KayaKütlesi Sınıflama Sistemii ne de değinilerek, bu sistem ana hattan ile tanıtılmıştır
ÖZ: İklim, olaylarının sayısal modelleri küresel değişimlerin tahminine yardıma olur. Ancak, iklimdeğişmelerinin gerçek etkilerini değerlendirmedenönce bu değişimlerin bölgesel göstergelerinin anlaşılması çok önemlidir. Küresel iklim değişmelerinin artan bir oranda ilgi çekmesi aynı şekilde uzaktan algılamada, yüzeydeki değişimlerin incelenmesi ve haritalama vasıtası olduğu için ilgiyi artırmıştır. Toprak erozyonu, taşınma, depolanma, bozuşma gibi jeolojik olaylar yalnızca işlenebilir toprakların azalmasına yol açmaz, aynı zamanda delta, haliç ve diğer kıyı bölgelerindeki depolanmayıda etkiler. Tektonizma ve volkanizma gibi diğer jeolojik olayların ise insan yaşamı üzerinde çok derin etkileri vardır. Bu ilave jeolojik olaylar yalnızca sismik olaylar gibi yıkıcı olmayıp, volkanlarınokyanus ve atmosfer kimyasına etkileri ile gaz vepartikül çıkışlarının statosfere etkileri şeklinde deküresel iklim değişmelerine yol açarlar. Yapay Açıklıklı Radar (SAR), yeryüzü haritalamasında veyapısal yorumlamalarında önemli rol oynar, aynıdüşük güneş-açıh hava fotoğraflarında kullanıldığıgibi değişik arazi tipleri için bakış geometrisi oluşturulabilir. Bunlara ilave olarak SAR verileri jeolojik çalışmalarda da önemlidir; yeryüzü engebesi, bitki örtüsünün varlığı, toprak nemliliği, topoğrafya ve topoğrafik değişimler gibi çok önemli miktarda veri, işlenmiş veri gruplarından elde edilebilir.
ÖZ: Jeoloji Panarama`nın bu sayısında "Dünya Penyodüderinde»CD-tarama sayfalarında "Mineralleri Çevre Kirlillğine Etkisive Yeraltısuyu Kirlenmesi" alt başlıkları altında. "ÇevreJeolojisi** konusuna ait önemi bazı makaleler araştırıcılarasunulmaktadır. özler/Abstracts bölümünde 1996 ve 1997yılları içinde- yurt dışında önemli dergilerde yayınlanmışTürkiye Jeolojisi ile ilgili 4 makaleye yer` verilmektedir.Sempozyum/Seminer/Konferans bölümünde 1996-1997yıllarında TMMOB Jeoloji. Mühendisleri Odası -tarafındandüzenlenen "1 . Ulusal Kırmataş Sempozyuma *96* "Su veÇevre Sempozyumu `97W ve "GEOENV `97 ÇevreSempozyumu"nda yer alan. konu başlıklarına yer verilmektedir. Ayrıca aynı bölümde 1998 yılında yapılacak olan. bazısempozyumlar hakkında duyurular yer almaktadır. YeniYayınlar/Kitaplar bölümünde 1997 yılında Türkiye`deyayınlanmış kitap tanıtanları okurlarımıza sunulmaktadır.Türkiye`deki jeolojik araştırmalara ve okurlarımıza katkısağlayacağına inandığımız "Jeoloji Panorama" sizlerin görüşve eleştirilerinizi `beklemektedir.Not: "Jeoloji Panorama`` ile İlgili görüş ve düşuncelerinizi veyayınlanmasını istediğiniz konuları aşağıdaki, e-mail adresineyazabilirsiniz
ÖZ: Jeoloji Panarama`ııın bu sayısında "Dünya Penyodüderinde»CD-tarama sayfalarında "Mineralleri Çevre Kirlillğie Etkisive Yeraltısuyu Kirlenmesi" alt başlıkları altında. "ÇevreJeolojisi** konusuna ait önemi bazı makaleler araştırıcılarasunulmaktadır. özler/Abstracts bölümünde 1996 ve 1997yılları içinde- yurtdışında önemli dergilerde yayınlanmışTürkiye Jeolojisi ile ilgili 4 makaleye yer` verilmektedir.Sempozyıım/Seminer/Ronferans bölümünde 1996-1997yıllarında TMMOB Jeoloji. Mühendisleri Odası -tarafındandüzenlenen "1 . Ulusal Kırmataş Sempozyuma *96* "Su veÇevre Sempozyumu `97W ve "GEOENV `97 ÇevreSempozyumu"nda yer alan. konu başlıklarına yer verilmektedir. Ayrıca aynı bölümde 1998 yılında yapılacak olan. bazısempozyumlar hakkında duyurular yer almaktadır. YeniYayınlar/Kitaplar bölümünde 1997 yılında Türkiye`deyayınlanmış kitap tanıtanları okurlarımıza sunulmaktadır.Türkiye`deki jeolojik araştırmalara ve okurlarımıza katkısağlayacağına inandığımız "Jeoloji Panorama" sizlerin görüşve eleştirilerinizi `beklemektedir.Not: "Jeoloji Panorama*`* ile İlgili görüş ve düşuncelerinizi veyayınlanmasını istediğiniz konuları aşağıdaki, e-mail adresineyazabilirsiniz.
ÖZ: The Tokat Complex: is a strongly deformed tectanosedfanentaiy mixture of low-grade metamorphic .rocks withabundant lecrystallized limestone and relatively rare, serpentinite and radiolarian chert in blocks- of variable size.. Samplesfrom the radiolarian chert blocks» found in highly crushed zones, each of which `Corresponds, to a thrust sheet, within .an imbricate -thrust zone, have yielded, a. Titbonian fossil .assemblage.They .are interpreted as tectonic inclusions emplacet within theTokat Complex alter its main post-early Pennian-pre-Liassicmetamorphism, and were, derived, from the rifting .and openingof a Neotethyan ocean.., `The presence of Tithonian. blocks within low-grade metamorphic rocks of the Tokat Complexshows` that Tethys ocean, was, in existence in this region by latest Jurassic time... We also suggest that the presence of ophiolitic sices imbricated with the Pontide basement, TokatComplex,» explains the swarm, of North Anatolian. Fault Zone(NAFZ) splays in this .region, where the NAFZ likely followed,a major pre-existing crustal weakness (